İlhan AHMET: “Trakya’da demokratik, eşit, hak ettiği refaha kavuşmuş bir toplum hayalimiz gerçekleşene kadar; susmadan, çekinmeden, çalışmaya devam edeceğim.”

Gümülcine, 14.06.2022

AÇIKLAMA

Rodop İli PASOK – KİNAL Milletvekili İlhan AHMET, son dönemde yaşanan gelişmeleri değerlendirmek ve hakkında çıkan haberlerle ilgili kamuoyunu bilgilendirmek üzere şu açıklamayı yaptı:

“Değerli yurttaşlarım, Rodop İli’ndeki ve Trakya genelinki tüm vatandaşlarımıza seslenme ve sizleri bilgilendirme ihtiyacını hissederek, gördüğüm lüzum üzere, bu açıklamayı kamuoyuyla paylaşıyorum.

Hepinizin bildiği gibi, siyasi kariyerime başladığım ilk günden bu yana, ilkelerimden ve hedeflerimden asla taviz vermedim, bölgemizin ve Azınlığımızın menfaatini ön planda tutan söz konusu ilke ve hedeflerimden kati surette sapmadım.

Aktif siyasete başladığım 2004 yılından itibaren halkla iç içe oldum. Siz kıymetli hemşehrilerimle karşılıklı tesis ettiğimiz güven ve saygı temelli ilişkimizi güçlendirerek sürdürdük ki bu desteğiniz ile her dönem Rodop İli’nde ilk tercihlerinizden biri olmayı başardım.

Bu çetin yolda verdiğim mücadelede karşılaştığım zorluklar, beni hiçbir zaman yıldıramadı. Tıpkı bugün olduğu gibi. Kendini, yalnızca halkın menfaati doğrultusunda çalışmaya adamış bir siyaset insanı olarak, sadece seçmenlerime ve yurttaşlarıma karşı sorumlu olduğumu unutmayarak onlar için hizmet etmek, temel prensibimdir. Zira, bir siyasetçinin çalışmalarını oylarıyla, demokratik şekilde değerlendirecek yegâne karar mercii, seçmen olarak halktır.

Milletvekili olduğum Rodop İli’ndeki vatandaşlarımı hiçbir zaman ayrıştırmadım; çoğunluk ya da Azınlık mensubu, Hristiyan ya da İslam inancına sahip, solcu ya da sağcı ideolojide şeklinde kategorize etmedim.

Israrla koruduğum politik çizgimde, bir yandan eşit şekilde tüm yurttaşlarım için, diğer bir yandan ise özellikle Azınlığımızın hakları için – tartışma ve şüphe götürmeksizin – her alanda mücadele veriyorum.

Bununla birlikte, Rodop ve Trakya’yı sorunları ve ekonomik kalkınma ihtiyaçlarıyla bir bütün olarak görüyor ve bu inançla parlamento çatısı altında bölge milletvekiline yaraşır şekilde hareket etmeyi tercih ederek; karar alma mekanizmalarında çözüm odaklı sonuç elde etmeye yönelik politikalar yürütüp, öneriler geliştirip, teklifler sunuyorum.

Buna karşın, kamuoyunda hepinizin yakından şahit olduğu üzere, son yıllarda sistematik hal almış olmakla birlikte bugün itibarıyla her türlü sınırı aşarak canıma kast tehdidine dönüşen saldırılara maruz kalıyorum. Bu zorbalık retoriğini besleyenler bilmelidir ki, bir milletvekiline siyasi nedenlerle yapılan tehdit ve nefret söylemi, gözdağı verme gayretleri ile zulüm etme, aslında doğrudan demokrasiye ve savunduğu tüm değerlere yöneltilen bir tehdittir ki demokrasiyle yönetilen bir devlette kabul edilmesi mümkün değildir.

İnsan ve kalkınma odaklı inşa ettiğim sosyo – ekonomik tekliflerimde, dar gelirli hassas grupları, gençleri ve kadınları öncelikli tutmam, Azınlığımızın diğer alanlarda olduğu gibi ekonomi politikalarında da eşit vatandaşlık hakları yanında pozitif ayrımcılık ile de desteklenmesini defatle dile getirmem, bölge ve Azınlık insanının ortak geleceğinin daha yaşanabilir standartlarda olması için mücadele vermem, öyle anlaşıyor ki, bazı çevreleri son derece rahatsız etmekte ve korkutmaktadır.

İçinden geçmekte olduğumuz bu zorlu dönemin ağır koşulları altında dahi, Trakya’yı jeopolitik açıdan bir istikrar bölgesi, Azınlığımızı ise Yunanistan ve Türkiye halkları arasında bir barış köprüsü olarak görmekteyim. Bu bakımdan, Trakya’da egemen olan birlikte yaşama kültürünü ve sulh ortamını baltalamaya yönelik her tür düşünce ve eylem, kaynağı neresi ve kim olursa olsun tehlike arz etmekte, ilk kurbanı da her zaman Azınlık toplumu olmaktadır.

Buradan, tüm hemşehrilerime sesleniyorum ve demokrasi, hak ve özgürlükler, ekonomik kalkınma ve mutlak barış için bölgemiz ve Azınlığımız asına vermiş olduğum mücadelede, hepinizden güçlü destek bekliyorum.

Susmayacağım, çekinmeyeceğim, vazgeçmeyeceğim. Trakya’da modern ve demokratik bir toplum, kanunlar önünde eşit, devlet nezdinde eşit, hak ettiği refaha kavuşmuş bir toplum hayalimiz gerçekleşene kadar; dar gelirli hassas grupları önceleyen liberal ekonomi politikalarının bölgede hayata geçirilmesini sağlayana kadar, haklı mücadelemizi sürdüreceğim.

Bu süreçte, benimle yan yana olup destek veren, sıkı gönül bağımızı her fırsatta hatırlatan, varlığınızla mücadelemize güç katan siz kıymetli hemşehrilerime şükranlarımı sunuyorum. Geleceğimiz ortak, mücadelemiz ortak. Birlikte güçlüyüz.”